VAN GÖLÜ
VAN GÖLÜ
Van Gölü, Tatvan ilçesi sınırları içerisinde bulunan Nemrut volkanik
dağının patlaması sonucu, bölgedeki tektonik çöküntü alanının önünün
kapanmasıyla oluşmuş bir volkanik set gölüdür.
Çok sayıda koyu bulunan Van Gölü'nün
yüzölçümü 3.713 km²'dir. Van Gölü hem tatlısu hem de deniz ekosistemlerinden
farklı bir sucul ekosistemdir. Suları tuzlu ve sodalıdır. Göl suyu tuzluluk
oranı %o19, pH'sı ise 9.8 dir. Bu yüzden Van Gölü yüksek rakıma ve sert kışlara
rağmen, donmaz. Göl su seviyesi iklime bağlı olarak yükselip, düşmektedir.
Ancak ortalama olarak denizden yüksekliği 1646 metredir. Gölün ortalama
derinliği 171 m, en derin yeri ise, 451 metredir. Gölün doğu bölümünde dört ada
vardır. Bunlar; Akdamar, Çarpanak, Adır ve Kuş adalarıdır. Adalar tarihi ve
turistik özelliğe sahiptir ve 1990 yılında Arkeolojik Sit Alanı ilan
edilmişlerdir.
Van Gölü dünyanın en büyük sodalı gölüdür ayrıca
Türkiye'de bulunan en büyük göldür. Gölün tuzlu-sodalı suları, biyolojik
çeşitliliği sınırlamaktadır. Gölde bilinen 103 tür fitoplankton, 36 tür zooplankton
ve tek bir tür balık inci kefalı, (Chalcalburnus tarichi) yaşamaktadır. Göl
etrafı karadan 430 km.'dir. Yöre halkına göre gölde bir canavar yaşamaktadır.
Söylentiyi çıkaranların amaçlarının bölgeye turist çekmek olduğu söylense de,
söylentileri araştırmak amacıyla bölgede pek çok bilimsel araştırma ekibi
çalışmalar yapmıştır. İstanbul-Tahran demiryolu hatlarını da bağlamaktadır.
Türkiye ve İran'a bağlanan demir yolu 1970 lerde yapılmıştır.
Gölün Oluşumu
Van Gölü Doğu Toros ve Aladağların arasında
kalan tektonik oluşumun batı kısmında bulunmaktadır. Gölün batısında ve
kuzeybatısında birkaç sönmüş volkan vardır. Süphan Dağı ve Nemrut Dağı bu sönmüş
volkanların birkaçıdır. Yaklaşık 200 bin yıl önce, Buzul Çağın ortalarında,
Nemrut Dağından akan lavlar uzunluğu 60 km'yi aşan bir akım oluşturmuş. Bu akım
Van Çukuru ile Muş Çukuru arasındaki su akımını engelleyince göl oluşmuştur.
Günümüzdeki araştırmalarda Doğu Toros dağlarının erozyona uğraması sonucu Van
Gölü'ndeki suların Dicle'ye dökülüp, gölün küçüleceği ya da yok olacağı
düşünülmektedir.
Tarihçe
Eski Yunan coğrafyacıları tarafından
Thospitis Lacus ya da Arsissa Lacus olarak anılan Van Gölü'nün modern
zamanlardaki ismi, sınırlarına dahil olduğu Van ilinden gelmektedir. Urartu
Krallığının başkenti, Milattan önce 10. ve 8. yüzyıllar arasında, gölün doğu
kıyılarında kurulmuştur. Van Gölü sahilleri boyunca ve pekçok adalarında Ermeni
Klisesi ve manastır kalıntıları bulunabilir. En iyi korunanı onuncu yüzyıldaki Kutsal
Haç Klisesidir. Akdamar Adası'ında yer alır. Kral Gagik Artzruni
tarafından 915 ve 921 yılları arasında inşa edilmiştir.Dış duvarlardaki
rölyefler kutsal kitaba ait Adam and Eve (Adem ve Havva),Jonah and the whale
(Yunus ve Balina),David Davud ve Goliath (Golyat) gibi hikâyeler sunar. Diğer
önemli tarihsel anıt gölün goğu kıyısındaki Van Kalesidir. Modern Van
şehri bu kalenin doğusunda yer alır. Yüz ölçümü3.713 km2’dir. Denizden
yüksekliği 1.646m derinliği ise 457m‘yi aşmaktadır. Gölün doğusunda Akdamar,
Çarpanak, Adır ve Kuş adaları bulunmaktadır. Bu adalar turistlik özelliğe
sahiptir. Sit alanı olarak ilan edilmiştir.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder